EKİP İÇİ İLETİŞİM
İLETİŞİM NEDİR ?
İletişim, kişinin duygu ve
düşüncelerini karşısındakine birden fazla yolla doğru şekilde aktarmasıdır.
(Konum ile alakadar en iyi tabir bu)
İletişimin çeşitleri vardır. Bunlar;
Sözlü İletişim
Yazılı İletişim
Vücut ile İletişim
-SÖZLÜ İLETİŞİM-
Kişilerin duygu ve düşüncelerini
aktarırken, kendini en iyi anlatmanın yoludur sözlü iletişim. Yani konuşarak
bir takım fikirleri ifade etmekten bahsediyoruz. Bu yöntem insan hayatında
vazgeçilmez bir noktadır. Ancak bu durumun kolay ve yaygın olmasının sebebi
ortak noktalarımızdır. İlk insan’dan belli bir zamana kadar vücut dili
kullanılmıştır. Birde arkeolojik kazılar sonucu yazılı iletişimin olduğu
saptanmıştır. Şimdilerde ise aslında çok fazla zamandır konuşarak iletişim
kuruyoruz çoğunlukta. Şuan eminim hiç kimse konuşamasa, ortak noktalarımız
olmasa, kimse birbirine vücut dili ile bir şeyler anlatamaz.
-YAZILI İLETİŞİM-
Adından anlaşıldığı üzere yazılı
iletişim yazarak, somut bir şekilde iletişimdir. Örneğin sanatçılar , somut bir
şeyler çıkartan sanatçıların (ressam,hattat vs.) eserlerini ben kendimce yazılı iletişim olarak algılıyorum.
Soyut anlamda insana kattığı değer çok farklı ve fazla da olsa benim için sanat
ve toplum arasındaki ilişki budur. Yada yazılı iletişimi mektup, dilekçe vs.
tarzında algılayabilirsiniz. Sonuç olarak İLETİŞİMden bahsediyoruz ve duygu
düşünce aktarımını bu yollarla da sağlayabiliyoruz.
-VÜCUT İLE İLETİŞİM
(BEDEN DİLİ)-
Genelde konuşma ve duyma özürlü
kişilerin kullandığı iletişim yolu olarak bilinsede benim için bu durum tam
tersidir. Bu iletişim biçimi direkt olarak jest ve mimiklere bağlıdır. Jest ve
mimiklerini kullanmayan insan var mıdır sizce ? Örn. birinin sinirli, kızgın,
sevinçli vs. olduğunu hemen anlayabilirsiniz konuşmalarından. En başta
söylemiştik her insan için vazgeçilmezdir konuşarak iletişim. Bu durumda
beraberinde beden dilinin esrarengiz havasını getiriyor. Ama daha da açık bir
örnek istiyorsak tabii ki özürlü insanların tek iletişim yoludur. Bu sayede
toplum içine karışabiliyor ihtiyaçlarını ve isteklerini anlatabiliyorlar. Peki
bu dili bilmeyen insanlar nasıl anlıyor onları ? İşte her insanın kullandığı
beden dili mevcut olduğu için. Bizler farkında olmasak da kullanıyoruz. Pek çok
yanlış anlama sebebi de bu yüzden ortaya çıkıyor. Jemeica’da serbest olan
marıuana(esrar) tüketimi ve üretimi serbest olduğu için kişilerin maddenin
etkisindeyken sergiledikleri davranışlar sonucu oluşan sorunlar (kavga,çatışma
vs.) bu yüzdendir. Esrar beynin %0,7 oranında daha fazla çalıştırıyor ve
algılar daha açık oluyor. Buda hatırladığım sebeplerden biriydi. J
ÖRGÜT İÇİ
İLETİŞİM
Örgüt içi iletişim. En az 3
kişiden oluşan bir topluluk arasında sağlanan iletişime örgüt içi iletişim
diyoruz. Bunun için en temel unsurlar mevcut. Bunlar;
-Empati
-Kabul Etme
-Saygı
Kendimce temel gördüğüm bu
husus örgüt içi iletişimde karşılaşacağımız her sorunun üstesinden gelebilir.
Bu durum sadece örgüt içi iletişim için değil
tüm iletişim yollarında etkilidir. Bir insanın diğer insanı anlamasının en
iyi yolu empati kurmasıdır. Zaten bir bilgiye göre hiçbir insan birbirini tam
olarak anlayamaz. Karşılıklı kabullenme
olmalıdır her zaman için. Yoksa çatışmalar çıkar. Doğru iletişim kurulamaz.
Çünkü her insanın önyargılarını bastırması yahut şekillendirmesi çok zordur.
Örn. bir Müslüman arkadaş Hıristiyan biri ile iletişimde bulunduğu zaman onu
dini inançları , ibadet şekli , kişiliği ve ahlakı ile yargıladığı için
kesinlikle doğru iletişim olmaz. Bunu örgüt içinde nasıl yaşarız ? Şöyle ki bir
yönetmen, bir ışıkçı eleman ile iletişim kurduğunda ışıkçı için durum ezicidir.
İş gereği bile olsa ışıkçı eleman(amele)
yönetmenin bir yönünü kıskanır veya direk önyargı olduğu için onu tam
olarak anlayamaz. O ne derse desin iş dışında herhangi bir konuda konuşulduğunda
egolar devreye girer bu durum kaçınılmazdır.
Bir film setinde herkesin
vasıflara sahip olması aralarındaki diyalogları şekillendirir. Buna teorik
olarak otoriter iletişim deniyor.(Yani sanırım öyleydi J
)
Halbuki durum bunun
tam aksine olsa pek çok iş daha hızlı yürür ve daha sağlam olurdu. Ekip
içindeki bireylerin birbirlerine karşı sempati duymaması aralarındaki iletişimi
değiştirmemeli. Soyut duygularımızı somutlaştırarak lense etmemeliyiz. Bunun
sonuçlarını daha önce çok yaşadım. Yaşamış olmak tabii ki hiçbir şeyi
değiştirmiyor önemli olan ders çıkarmak. Buda teorik değil hayati bir bilgi.
Çünkü hayat teorik bilgilerden ibaret değil. Zaman hiçbir şey öğretmez
tecrübeler öğretir. İşte durum da aslında aynen böyle. Daha önce çoğu kez
gruplarla iş yapılmış bir topluluk biliyorum. (11-E) Bu toplulukta farklı insanlarla defalarca
kurulmuş her grupta sürekli sorunlar yaşandı. Sebepleri ise karşılıklı saygı
olmaması , birbirlerini anlayamamaları , daha önce aynı sorunları yaşamış
olmalarına rağmen hatalara devam edilmesi ve empati kuramamak. Bunlara
dayanarak diyorum ki örgüt içi iletişimde kurallar olmalı. Bir ekipte sağlıklı
çalışılması , anlaşılması için kurallar olmalı. Örn. benim derslerim dışında
kendi özel bir ekibim var. Bu ekip ile pek çok faaliyette bulunuyorum. Kendimce
ekibimin kurallarını oluşturdum birkaç tanesi şöyle,
… *Ekip içinde,
diyaloglarda yüksek sesle konuşmak, tahrik edici davranışlarda bulunmak medeni
bir insana yakışmaz.
*Hatasız kul olmaz, kimse kusursuz değildir.
*Kendimizi başkasının yerine koyalım. … bunlar bu şekilde devam ediyor.
Bir şeye dikkat ettiniz mi ?
Kurallar genelde emir kipleri ile aktarılır. Ancak bence buda iletişimin
engellenmesinde büyük bir etken. Kimse yani benim ekibimdeki bilinçli bir kimse
kendisine emir verilmesinden hoşlanmaz ve bence otoriter olmak sadece
ukalalıktır. Bende bunu göz önüne alarak psikoloji kitaplarımdan edindiğim
bilgiler doğrultusunda bu yola başvurdum. Bazen aramızda alay konusu olsa da
fazlasıyla işe yarıyor.
(Sevgili öğretmenim
size dile getirdiğim sorunlarımdan dolayı buraya kadar tamamıyla kendi üslubum,
kendi beynim, kendi yorumum ve kendi bilgim dahilindedir.Bence en doğrusu bu
şekilde anlatımdı. Anlayışınıza teşekkür ediyorum. Bu konuyu seçmemin sebebi
ise bugüne değin yaşadığım ki sınıf olarak aslında bölüm olarak yaşadığımız bir
sorun. Birazda sanata merakımdan dolayı iyi gözlemle bu kanıya vardım.) J J J SİZİ SEVİYORUM
ANNECİĞİMİN YARISICIĞI. JJJ
ÖRGÜT
ARASI İLETİŞİM
iletişim, ortak bir amaç için biraraya
gelen, aynı değerlere ve dünya görüşüne sahip insanların birbirleriyle yaptığı
duygu ve düşünce alışverişidir. İletişimsiz bir ortamda yaşaması mümkün olmayan
insanoğlu sosyal ve duygusal ihtiyaçlarını karşılayabilmek, eğlenmek,
dinlenmek, bilgilenmek gibi sebeplerle yaşamının her anında çevresiyle
etkileşime girer. Kişiler için bu denli önemli olan iletişim, örgütlerin
başarısı ve devamlılığı açısından da büyük değer taşır. . Herhangi bir örgüt
veya şirket içerisinde, o örgütün çalışanlarının birbirleriyle ve diğer örgüt
elemanlarıyla kurduğu etkileşime “örgütsel iletişim” denir
Örgütsel iletişimin amacı, örgütün
çeşitli departmanlarında görev yapan çalışanlar arasında etkileşimi sağlayarak
örgüt amaçlarının ve politikalarının tüm çalışanlar tarafından benimsenmesini
sağlamak, çalışana önemsendiği duygusunu vermek ve bu bağlamda personelin iş
doyumunu arttırmak, o örgütün işleyişini sürdürmek ve örgütü başarıyla
hedeflerine ulaştırmaktır.
Örgüt içinde kurulan sağlıklı bir
iletişim, o örgütün veya şirketin verimliliğini ve başarısını arttırır. Ayrıca,
örgüt içinde kurulan samimi ve etkili iletişim stili çalışanların örgütün
amaçlarını ve kurallarını da benimseyerek, o örgütle bütünleşmesini sağlar.
Böylece bu ortam içinde çalışan kişinin işe bağlılığı artar ve iş
verimliliğinin önemli ölçüde yükselmesiyle işçi, örgüt başarısının artmasına da
önemli katkılarda bulunur.
Etkili bir örgütsel iletişim, örgütteki
iletişim kanallarının herkes için açık ve anlaşılır olmasıyla ilgilidir. Ayrıca
örgüt içi iletişimin etkin ve başarılı olması için yöneticilerin de
çalışanlarla etkileşime istekli olması gerekir.
Örgüt içi iletişimin etkin olabilmesi
için o örgütün, tüm çalışanlarıyla eşit bir biçimde etkileşime girdiğine
inandırması gerekir. Yönetici tüm çalışanlarla aynı derecede etkileşmeli,
onlarla iletişim kurmaya istekli ve girişken olmalı, üstler astların
sorunlarını ve önerilerini dinlemeli ve problemleri çözmede istekli olduğunu
çalışanlara göstermelidir.
KİŞİLER
ARASI İLETİŞİM
İletişim:
Kişilerin sözlü yada sözsüz mesajlarla, birbirlerine duygu, düşünce ilettikleri
ve bu iletileri anlamaya, yorumlamaya çalıştıkları bir süreçtir.
Verilen
herhangi bir mesaj, bu mesajı alan kişi tarafından belli bir biçimde algılanır
ve bu algı sonunda olumlu yada olumsuz bir tepki ortaya çıkar. Bu
“Geribildirim” dir. Örneğin, arkadaşınızın bir davranışından dolayı ona
kırıldınız. Bu duygunuzu ona ilettiğinizde ona bir geri bildirim vermiş
olursunuz. Yada bir yakınınız size armağan aldığında sevincinizi ona
ilettiğinizde de olumlu bir geri bildirim vermiş olursunuz.
Kişiler
arası iletişimde birbirimize verdiğimiz mesajlar yalnızca sözcüklerin anlamıyla
sınırlı kalmayıp sözel olmayan iletişim yollarıyla da ifade edilir.
Herhangi
bir şeyi söylemek için; seçilen zaman, kullanılan ifade biçimi, ses tonu, jest
ve mimikler vb. verilen mesajın karşısındaki tarafından belli biçimlerde
algılanmasına ve yorumlanmasına yol açar.
Eğer
iletişimde sözel ve sözel olmayan ipuçları farklı mesajlar veriyorsa yada
anlatılmak istenen net değilse, iletişimde tıkanıklıklar, yanlış anlaşılmalar
belirsizlikler olabilir. Örneğin, bir kız “hayır” yanıtını vererek erkekten
uzaklaşmışsa ne istediğine dair bir netlik söz konusudur. Ama kız erkeğe biraz
yaklaşarak ve tutarsız bir şekilde.“hayır” demişse, cümlesi hayır derken
bakışı, beden hareketleriyle evet mesajı yolluyorsa, bu, hem kendi için hem de
erkek için karmaşık ve çelişki yaratabilecek bir durum olacaktır.
Günlük
yaşamımızda çevremizdeki insanlarla her zaman istediğimiz iletişimi
kuramayabiliyoruz..Bazı durumlarda bizim anlatmak istediklerimizi
karşımızdakiler yanlış anlayıp yanlış yorumlarken , bazen de karşımızdaki
kişileri biz yanlış anlayabiliyoruz.Böyle durumlarda iletişimin kalitesi
bozulduğu gibi, konudan çok kişililerle uğraşmaya başlarız.ve savunmaya dönük
bir iletişim tarzı ortaya çıkar.Bu nedenle öncelikli olarak bilmemiz gereken
iletişimimizde engel yaratan ifade biçimleridir.
KİŞİLERARASI
İLETİŞİMDE ENGEL YARATAN İFADE BİÇİMLERİ
-Karşımızdaki
tarafından eleştiri ya da yargılama olarak algılanan değerlendirmeler,
-“Neden”
sözcüğünün kullanıldığı bazı sorular,
-Sözel
ifadelerin yanı sıra alaycı yüz ifadesi, iğneleyici ses tonu, sert el kol
hareketleri,
-Kişinin
kendisine kayıtsız kalındığı, dikkate alınmadığı durumlar,
-Üstünlük
kanıtlama çabaları,
-
Düşünce esnekliği olmayan, kendi bakış açısında direten tutumların tümü
karşımızdakini savunmacı davranmaya itebilir.
Aşağıda
“savunmacı tutumlara” ve buna alternatif “olumlu iletişim biçimlerine” örnek
ifadeler yer almaktadır. Siz de günlük yaşantınızdaki iletişimlerinizde hangi
ifadeleri sıklıkla kullandığınızı görebilirsiniz.
SAVUNMA
YARATAN İFADE ÖRNEKLERİ
-Yeterince
açık konuşmuyorsun.
-Beni
hiç anlamıyorsun.
-Doğruyu
söylediğine inanmıyorum.
-Neden
beni aramadın?
-Kırılmaya
hiç hakkın yok.
SAVUNMA
YARATMAYAN İFADE ÖRNEKLERİ
-Söylemek
istediğin şeyi anlayamıyorum
-Senin
tarafından anlaşılmadığımı hissediyorum
-Ben
bu şekilde anladım doğru mu?
-Ne
oldu da beni arayamadın?Merak ettim?
-Senin
aslında çok kırıldığını anlıyorum, ancak izin verirsen ben de sana neden böyle
davrandığımı anlatmak istiyorum.
-Karşılıklı
güven ile destekleyici ve kabul edici bir ortamın birleşmesi; savunucu tutumu
azaltacak; iletişimin sağlıklı gelişmesine katkıda bulunacaktır.
KAYNAKÇA=TUGAYCAN DAYI , www.iletişimci.com.tr
TUGAYCAN DAYI.